EMDR Nedir?

EMDR (Göz Hareketleriyle Duyarsızlaştırma ve Yeniden İşleme), bilimsel olarak kanıtlanmış, farklı türdeki psikolojik rahatsızlıklar için her yaştan milyonlarca kişiye uygulanmış bir psikoterapi yaklaşımıdır. Amerikalı psikolog Shapiro, 1987 yılında keşfettiği bu psikoterapi yöntemini, travma mağduru kişiler ile çalışırken incelenmiş ve tedavide gördüğü başarıyı yazıları ile bilim dünyasına aktarmıştır. O tarihten bugüne pek çok ülkeden terapistler ve araştırmacılar tarafından yapılmış araştırmalarda EMDR’nin danışanların çoğunda travma sonrası stres semptomlarını azalttığı veya yok ettiği; diğer pek çok psikolojik rahatsızlıkların semptomlarında düzelme sağladığı görülmüştür.

Beyin odaklı bir psikoterapi yöntemi olan EMDR’de, beynin sağ ve sol yarım küresine görsel, dokunsal ya da işitsel tekrarlayan uyaranlar verilerek danışanın rahatsız edici anıları düşünmesi istenir. Psikolojik rahatsızlıkların yarattığı semptomların beynin işleme sistemindeki aksaklıktan kaynaklandığını öne süren bu yöntem, bozulan bilgi işleme sistemini yeniden yapılandırmayı sağlar. Araştırmalara göre, kişi travmatik anıyı zihninde canlandırdığında, beynin sağ yarım küresinde, duygulardan sorumlu alan limbik sistemin özellikle amigdala kısmında aktivasyon artar. Terapi sırasında danışandan rahatsızlık veren sahne, duygu, düşünce, beden duyumsamasına odaklanması istenir. Sol yarım küredeki konuşma alanları Wernicke ve Broca’nın da devreye girmesiyle her bir setten sonra danışanın zihnine gelenleri anlatması istenir. Böylece anılar, anılarla ilgili düşünceler, duygular, görüntüler, beden duyumları tekrar sağlıklı bir şekilde işlenir. Bu sağlıklı bilgi işleme süreci sonucunda bu anıya bağlı olarak ortaya çıkan rahatsızların giderildiği görülür. Bu sürecin peşinden rahatsızlık veren deneyim; olumlu düşünce, duygu, duyu, kişisel inançlarla birlikte kodlanır ve kişinin o deneyime yüklediği olumsuz düşünce ve duyguların olumlu bir hale dönüştürülmesi sağlanır.

EMDR seanslarından sonra danışanlar genellikle çalışılan anıya dair rahatsızlıklarının ortadan kalktığını ya da büyük ölçüde azaldığını ve önemli ölçüde içgörü kazandıklarını söylemektedirler. Edinilen bu değişiklikler ile danışanların kişisel yaşamlarında işlevselliklerinin arttığı görülmektedir.

EMDR, sadece travmalarla çalışmaz; depresyon, kaygı gibi birçok rahatsızlığın tedavisinde uygulanır. EMDR’nin aşağıda belirtilen psikolojik rahatsızlıkların tedavisinde etkinliği yapılan çalışmalarla desteklenmiştir: Kişilik bozuklukları, anksiyete bozuklukları, depresyon, komplike yas, fobiler, performans ve sınav kaygısı, cinsel\duygusal\fiziksel istismar, cinsel işlev bozuklukları, davranım bozuklukları, özgüven eksikliği, kompleks travmalar…